Modern bilimsel açıklama akupunktur, sinir sistemini, endorfinler, enkefalin (bir endorfin türü) ve diğer nörokimyasallar dahil olmak üzere kaslarda, omurilikte ve beyinde bir takım hormonlar ve iyileştirici biyokimyasal ajanlar salgılamak için uyarıyor. Bu doğal biyokimyasallar, ya ağrı deneyimini değiştirebilir ya da vücudun kendi iç düzenleme sistemini etkileyerek nöroendokrin uyumu sağlarlar. Akupunkturun etkisiyle oluşan, enerji ve biyokimyasal denge, yani homeostazis, vücudun doğal iyileşme kabiliyetlerini teşvik etmekte ve fiziksel ve duygusal refahı arttırmaktadır.

Devamlı ağrı kesici alarak mide barsak sıkıntıları yaşamayı istememek bile, başlı başına akupunktur tedavisi almak için bir gerekçedir.

Boyun ve sırt ağrıları, klinikte en fazla karşılaştığımız ve gerçekten de akupunktur tedavisine en iyi cevap aldığımız problemlerdir. Ne yazık ki bu kadar başarılı olduğumuz bu rahatsızlığa bile, hastalar başka tedavileri denedikten sonra en son çare olarak geliyorlar. Bakalım bu algı nasıl değişecek?

Akupunkturu ilk kez deneyenlere “şanlısınız, artık tanıdınız bu tedaviyi, hiç değilse bundan sonra bu tarz bir rahatsızlığınız olduğunda ilk akupunkturu düşünürsünüz” diyorum.